Nevşehir ve Hacı Bektaş Arkeoloji Müzelerindeki Frig Fibulaları
Abstract
Takı ve süs eşyası olarak iki parça kumaşı birbirine tutturmaya yarayan fibulalar çengelli iğnelerin öncüleridir. Son Tunç Çağı’ndan itibaren ortaya çıkan fibulalar, bir süre sonra Akdeniz ve Önasya dünyasına yayılmıştır. En yaygın ve en yoğun olarak kullanıldıkları dönem ise Demir Çağı’dır. M.Ö. 8. yüzyıldan itibaren fibulaların kullanımında ve gelişiminde gözle görülür bir artışa rastlanır. Bunun sebebi Friglerdir. Eski Yunanlarla olan temaslarının sonucunda fibula kullanımını öğrenen Frigler, fibulaları önce Anadolu’ya sonra diğer coğrafyalara taşımışlardır. Bir başka ifade ile fibulaları Anadolu’da ilk kullanan halk Friglerdir. Demir Çağı’nda sevilerek kullanılan fibulaların çeşitli coğrafyalara taşınmasıyla birlikte şekillerinde bazı coğrafi farklılıklar gö- rülür. Birçok coğrafyada farklı tipleri bulunan fibulaların alt grupları da dâhil Tip XII’si Anadolu kökenlidir. Bu gruba girenler önemli Frig yerleşmelerinde karşımıza çıkan fibulalardır. Gordion, Boğazköy ve Kızılırmak kavsinde bu tür fibulalara sıkça rastlanmaktadır. Bu çalışmada Nevşehir ve Hacı Bektaş Arkeoloji Müzeleri’nde bulunan Frig fibulalarının tipolojisinden kullanım amaçlarına, şekillerinden yapım tekniklerine kadar olan konulara değinilecektir. Fibulae, that were used for sticking two pieces of fabric together as a jewelry and ornament are the pioneers of hasps. Fibulae had emerged at the beginning of Early Bronze Age and spread Mediterranean and Asia Minor world after a while. The era in which they were used the most is Iron Age. There had been a noticeable increase in the use and development of fibulae starting from 8th century B.C. The reason of this is Phrygians. Learning the use of fibula as a result of their contacts with Hellens, Phrygians firstly carried fibulas to Anatolia and then to other geographies. In other words, the community that first used fibulae in Anatolia is Phrygians. With the spreading of fibulae in Iron Age, there had been some geographical differences in the shape of them. Including the sub groups of fibulae, which had many varieties in many regions, Type XII of them are Anatolia origin. The pieces belonging to this group are the ones that are found in Phrygian settlements. These kinds of fibulas are seen often in Gordion, Boğazköy and Kızılırmak curve. In this study, issues about typologies, intended purposes, shapes and techniques of making of Fibulae that are in Nevşehir and Hacı Bektafl Archeology Museums will be mentioned.