dc.contributor.author | Özdemir, Ali Ulvi | |
dc.date.accessioned | 12.07.201910:49:13 | |
dc.date.accessioned | 2019-07-11T21:54:34Z | |
dc.date.available | 12.07.201910:49:13 | |
dc.date.available | 2019-07-11T21:54:34Z | |
dc.date.issued | 2013 | |
dc.identifier.issn | 1303-5290 | |
dc.identifier.uri | https://app.trdizin.gov.tr/makale/TVRZMU1USTJOZz09 | |
dc.identifier.uri | https://hdl.handle.net/20.500.12513/427 | |
dc.description.abstract | Lozan Barış Antlaşması, Türkiye Cumhuriyeti’nin varlığını ve toprak bütünlüğüne temel oluşturan en önemli uluslar arası hukuk belgesidir. Hem Birinci Dün ya Savaşı’nın, hem de sonrasında devam eden Türk Kurtuluş Savaşı’nın sonuçlarını karara bağlamak üzere toplanan Lozan Konferansı, karşılıklı taleplerin dile getirildiği bir ortam olması bakımından aslında bir pazarlık sürecidir. Lozan Konferansı’nda yeni Türkiye Devleti’nin taleplerine karşılık, müttefik devletlerin ve Yunanistan başta olmak üzere diğer devletlerin karşı talepleri görüşme ve pazarlık konusu olmuştur. Bu görüşmeler Türkiye’yi temsil eden İsmet Paşa’nın en başından beri sürdürdüğü dikkat ve özen sonucu eşitler arasında bir görüşme ya da pazarlık olsa da Türkiye’nin taleplerini elde etme bakımından en büyük zorluğu, çoğunlukla hali hazırda elde etmemiş olduğu noktalarda talepler dile getirmesi olmuştur. Buna karşılık müttefikler açısından kendi talepleri, daha çok hali hazırda elde tuttukları çıkarların ne kadarından vazgeçecekleri bağlamında ileri sürülmüştür. Yeniden bir savaş çıkmasını her iki tarafın da istemediği bir ortamda yürütülen görüşmelerde toprak, ayrıcalıklar, Osmanlı borçları, boğazların askerden arındırılması gibi konular, başlıca tartışma alanlarını oluşturmakla birlikte yılların biriktirdiği birçok irili ufaklı sorun da Lozan’da görüşülmüştür. Lozan’da birkaç ay süren bir aranın da verildiği uzun görüşmeler sonucunda ortaya çıkan uzlaşma bütünü, (antlaşma ve protokoller) günümüze kadar birçok açıdan ele alınmış ve değerlendirilmiştir. Elde edilen sonucun taraflar açısından başarı mı başarısızlık mı olduğu konusu da daha çok politik bir değerlendirmenin parçası olarak gündeme gelmiştir. Elde edilen sonucun Türkiye açısından başarı mı, başarısızlık mı olduğunu ölçme ve bunu belli bir zemine kavuşturma çabasının bir sonucu olarak, bu makalede, konular bazında oluşturulan tablolar üzerinden, talep edilenler/elde edilenler çerçevesi içinde bir değerlendirme yapılmaya çalışılmıştır. Konular bazında hazırlanan tabloların yorumlanmasında her konunun eşit ağırlık taşımadığı göz önünde bulundurularak Lozan Antlaşması ile Türkiye’nin kazandıkları, talep edip de elde edemediği konular da düşünüldüğünde, bizi “başarılı” olunduğu değerlendirmesine götüreceği sonucu elde edilmiştir. | en_US |
dc.description.abstract | Lausanne Peace Treaty is the most important international law document that is foundational to the very existence and territorial integrity of Republic of Turkey. Lausanne Conference, which is convened to decide on the outcomes of World War I and the ensuing Turkish Independence War, is indeed a series of negotiations whereby competing demands are raised. It was demands of young Turkish Republic versus those of Central Powers and other states, Greece being the primary one, which were discussed and negotiated in the Conference. Although the talks were from the very beginning among the equals thanks to meticulous care showed by İsmet Pasha representing Turkey in the Conference, the most difficulty faced by Turkey was due mainly to the demands concerning not readily available interests and rights to the Turkish Side whereas Central Powers were only concerned what to give up. Not only the main agenda items like land, concessions, Ottoman debts, and removal of armed forces from the Bosporus, but also other small or big issues accumulated over the years were taken up in the Conference that was held in an atmosphere in which neither party dared to start a new war. Consensuses reached in the form of treaties and protocol during the long talks that were intermitted several months in Lausanne have been dealt with and assessed from different perspectives. Whether the outcome was a success or not for the parties to the treaty was part of a political evaluation. As a result of an attempt to gauge and base it on a sound ground this article then aims, by utilizing specifically prepared tables based on relevant issues, to assess in the framework of what is demanded and attained whether the Lausanne Peace Treaty was a success for Turkey Acknowledging the fact that not every issue covered in the tables has the same weight in subsequent appraisal this article reaches to the conclusion that Lausanne Peace Treaty should be considered a ‘success’ in terms of what is gained by Turkey even the unattained demands were also taken into account. | en_US |
dc.language.iso | other | en_US |
dc.rights | info:eu-repo/semantics/openAccess | en_US |
dc.subject | Tarih | en_US |
dc.title | Lozan’da başarıyı ölçmek: Konular bazında bir değerlendirme | en_US |
dc.type | article | en_US |
dc.relation.journal | ATATÜRK YOLU DERGİSİ | en_US |
dc.contributor.department | Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi | en_US |
dc.identifier.volume | 13 | en_US |
dc.identifier.issue | 53 | en_US |
dc.identifier.startpage | 155 | en_US |
dc.identifier.endpage | 200 | en_US |
dc.relation.publicationcategory | Makale - Ulusal Hakemli Dergi - Kurum Öğretim Elemanı | en_US] |