1915'den 2015'e Rus savaş kültürünün değişimi
Abstract
Uluslararası ilişkilerde bir sorun meydana geldiğinde, bu sorunu çözmenin iki temel yolu bulunmaktadır. Bunlardan ilki barışçıl yöntemler iken diğeri baskıcı yöntemlerdir. Barışçı yöntemlerden bahsedildiğinde, akla ilk olarak diplomatlar, baskıcı yöntemlerde ise askerler gelmektedir. Baskıcı yöntemler sonucunda ortaya çıkan savaş ve çatışma olgusunun, dünya sistemi var olduğundan beridir süregelen sorgulanamaz bir gerçeklik olduğu düşünüldüğünde, söz konusu olgunun, toplumların kültürlerine bağlı olarak değişip değişmediğine ışık tutmak gerekliliği ortaya çıkacaktır. Bu çalışmada da temel amaç, dünya üzerinde insanlık var olduğundan beri kendisine yer bulan savaş kavramının, çeşitli insan topluluklarının kültürleri vasıtası ile değişip değişmediğine; söz konusu kültürün, toplulukların savaş stratejilerini ve becerilerini yönlendirip yönlendirmediğine dair sorulara cevap bulmaktır. İnsanların, birbirlerini yaralamak ya da öldürmek amacıyla tasarladıkları savaş aletlerinin, mızraklardan, nükleer başlıklı balistik füzelere dönüşümünü okuyucuya aktaran bu çalışma içerisinde değerlendirilen savaş kültürü hususu, dünya sisteminde uzun zamandır kendisine yer bulan Rus toplumu özeline indirgenmekte; söz konusu topluluğun savaş kültürünün nasıl ve hangi koşullara bağlı olarak geliştiği açıklanmaktadır. Özellikle 1915-2015 dönemleri arasında uluslararası ilişkiler alanına hakim olan kırılgan sistem, Rus toplumunun, sırasıyla Çarlık Rusya, Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği ve Rusya Federasyonu olmak üzere 3 ayrı devlet yapılanması altında yaşamasına sebebiyet vermektedir. Farklı dönemler ve birbirinin ardılı olan farklı devletlerin çatısı altında yaşayan Rus toplumunun, uluslararası ilişkiler alanında dengeler değiştikçe, savaş stratejilerini ve becerilerini de bu değişime uygun olarak değiştirdiği görülmektedir. Çalışmada, 1915 ve 2015 yılları arasında yayınlanan askeri doktrinler, dış politika doktrinleri ve ulusal güvenlik anlayışı çerçevesinde değişen ve gelişen Rus savaş kültürünün değerlendirilmesi yapılmakta; söz konusu değerlendirmenin sonucu olarak ise Rus savaş kültürünün, Rus toplumu tarih sahnesine çıktığı andan itibaren "güvenlik endişesi" çerçevesinde geliştiği görülmektedir. Güvenliğini sağlamak için aralıksız güçlenmeyi, güçlendikçe de yayılmacı ve saldırgan politika izlemeyi öngören Rus savaş kültürünün, Rusların müdahil olduğu krizlere ait nicel veriler incelendiğinde, güç ve saldırganlık arasında doğru orantı bulunduğu, çalışma sonucunda karşımıza çıkmaktadır. Çalışmanın önemi ise, Rus devletinin, günümüz uluslararası ilişkilerini yönlendiren veya yönlendirebilecek olan kriz, çatışma ve savaş ortamlarında nasıl hareket edeceğine dair bir izlenim sunuyor olmasıdır. Nitekim gelecek dönemde yaşanabilecek olası çatışmalara Rus devletinin müdahil olup olmayacağının öngörüleri, geçmişten beri süregelen Rus savaş kültürü içerisinde kendisine yer bulmaktadır. When a problem occurs international relations, there are two basic ways of solving this issue. The first one is peaceful and the other one is oppressive methods. When we speak of peaceful methods, at first we think of diplomats and as in case of oppressive methods, we think soldiers. Considering the fact of way and conflict that emerged from the result of oppressive methods as an unquestionable reality that has been continuing since the appearence of world system, we will have to offer an insight into this fact whether it is changed according to society's cultural values or not. The main aim of this study is to find answers to whether the concept of war, which has been taking place since the existence of humanity on earth, has changed through the cultures of various human communities or whether this culture is leading communities' war strategies and skills or not. War culture subject, which is assessed in this study showing the reader transformation of war tools from spears, which were designed by people to hurt or kill each other, to nuclear warhead ballistic fuses, is being reduced to Russian society that has taken place in the world system for a long time; it is expressed how and depending on which terms this society's war culture has been progressed. Fragile system, which includes the field of international relations especially between 1915-2015, causes Russian society to live under 3 seperate state structures respectively: Tsarist Russia, Union of Soviet Socialist Republics and Russian Federation. Living under the roof of different periods and different successor states, it is seen that Russian society changes its war strategies and skills as long as equilibrium is changed in the field of international relations. In the study, there are assessments of military doctrines published between 1915 and 2015, foreign policy doctrines and Russian war culture which is changed and progressed within the scope of national security conception; as a result of this assessment, it is seen that Russian war culture has been progressing as part of "security concern" since Russian society took part in history. As a result we can see clearly that Russian war culture, which sets of forth on growing strong for security assurance, pursing an expansionist and aggressive policy as it grows strong, shows us there is direct ratio between strength and aggressiveness as reviewed in the quantitative data belonging to crises that Russians involved. The importance of this study is that is gives an impression on how to act at crisis, conflict and war environments which direct or is to direct today's international relations for Russia. As a matter of fact, predictions of whether Russia will get involved in possible conflicts that may happen or not, take place in longstanding Russian war culture.
URI
https://tez.yok.gov.tr/UlusalTezMerkezi/TezGoster?key=vbVkXe1KChYWNElr1MuLZl1sxmlRKp-BxXR6MAbPKXPMd0FBktpL-37E1VZH7Dn4https://hdl.handle.net/20.500.12513/5540
Collections
- Tez Koleksiyonu [747]