Gelişmiş Arama

Basit öğe kaydını göster

dc.contributor.advisorGökbel, Ahmet
dc.contributor.authorKarakuş, Aykut
dc.date.accessioned2024-08-08T20:06:18Z
dc.date.available2024-08-08T20:06:18Z
dc.date.issued2018
dc.identifier.urihttps://tez.yok.gov.tr/UlusalTezMerkezi/TezGoster?key=MzP7PYssFqdb3WIjlroAkT0nCdDoAQ_ddJD7vqLimccMUz2zp4B8WBcDm_n8p-T3
dc.identifier.urihttps://hdl.handle.net/20.500.12513/5700
dc.description.abstract14. yüzyılda Anadolu'dan Rumeli'ye başlayan Türk göçleri sonucunda, 1361 yılında Dimetoka'nın, 1390 yılında Filibe'nin alınmasıyla Bulgaristan, Türk ve Müslümanların çoğunlukta olduğu bir yerleşim yeri haline gelmiştir. Daha sonra 1876 Bulgar isyanıyla başlayan 1908 yılına kadar devam eden süreç, Bulgaristan bağımsızlığı ile sonuçlanmıştır. Bu sürece kadar çoğunlukta bulunan Müslümanlar, bu süreçten sonra azınlık olarak yaşamlarını devam ettirmeye çalışmış, fakat baskı, şiddet ve asimilasyon ile karşılaşmışlardır. Bulgaristan'ın bağımsızlığını kazanmasıyla devlet ve millet inşası sürecinde, genelde Osmanlı özelde ise kendi içinde yaşayan Türklerin ötekileştirilmesi üzerine kurulan kimlik ve çıkar çabalarının, Bulgaristan'ın imzalamış ve aynı zamanda sorumlu olduğu uluslararası antlaşmaları Pacta Sunt Servanda ilkesi bağlamında doğan yükümlülüklerini yerine getirmediği görülmüştür. Önceki yönetimler altında zaman zaman ayrımcılığa ve şiddete uğrayan azınlıklar, komünizm rejimi ile beraber adlarının değiştirilmesi, Dini ritüellerin engellenmesi (sünnet, namaz, oruç vs.), zorunlu göç, siyasi baskı ve şiddete çok daha fazla maruz kalmışlardır. 1989 yılında Jivkov rejiminin son bulmasıyla beraber Bulgaristan bireysel hak ve özgürlüklere daha fazla önem vermeye başlamıştır. Özellikle 2007 yılında supranasyonal bir yapıya sahip olan Avrupa Birliğine (AB) kabul edilmiş, ancak bu konuda sorumluluğu artmasına rağmen azınlık haklarının uygulamasında yetersiz kalmıştır. Öte yandan iç hukukunda azınlık haklarının tanımlamasına net bir ifade getirememiştir. Tüm bunlar sonucunda ortaya çıkan eksiklikler ve sorunlar Bulgaristan ölçeğinde ele alınıp, Konstrüktivizm teorisiyle açıklanmaya çalışılmıştır. Bu çalışma sırasında özelikle Haskova, Kırcaali, Mestanlı, Plovdiv (Filibe) ve Sofya'da yaptığımız saha çalışmasından da yararlanılmıştır.en_US
dc.description.abstractBulgaria became a settlement with a majority of Turks and Muslims after the conquest of Didimoticho in 1361 and Plovdiv in 1390s as result of the start of Turkish migration from Anatolia to Rumelia in the 1400's. Thereafter, the process which started with the 1876 April Uprising and continued until 1908, ended with the independence of Bulgaria. The Muslims who were the majority until the beginning of this process, tried to maintain their lives as a minority; however, they faced oppression, violence and assimilation. It was observed that Bulgaria exerted effort on the benefits and identity of the alienation of Turks living inside the country in the narrow, and the Ottoman Empire in the broad sense during the state and nation building after the independence. Moreover, it was seen that Bulgaria did not fulfil the obligations that arose from the Pacta Sunt Servanda Law in the international treaties which Bulgaria signed and is responsible for. The minorities, who occasionally suffered from discrimination and violence under the previous governments, experienced by far more violence through name change, inhibition of religious rituals (circumcision, prayer, fasting, etc), forced migration and political oppression due to the communist regime. After the end of the Zhivkov regime in 1989, Bulgaria started to give more importance to individuals' rights and freedom. In fact, Bulgaria was accepted by the European Union (EU), a supranational community, in 2007; however, it failed to exercise the rights of the minority despite the increase of responsibility in this sense. Furthermore, it could not assert a clear statement of the definition of minority rights in its domestic law. The shortages and issues resulting from these events were explored in the survey of Bulgaria and explained through the Constructivism theory. The present particularly drew on the fieldwork conducted in Haskovo, Kardzhali, Momchilgrad, Plovdiv and Sofia.en_US
dc.language.isoturen_US
dc.publisherAhi Evran Üniversitesien_US
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccessen_US
dc.subjectUluslararası İlişkileren_US
dc.subjectInternational Relationsen_US
dc.titleAvrupa Birliği ve azınlık haklarının incelenmesi: Bulgaristan örneğien_US
dc.title.alternativeExamination of the European Union and minority rights: Bulgaria caseen_US
dc.typemasterThesisen_US
dc.contributor.departmentEnstitüler, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalıen_US
dc.identifier.startpage1en_US
dc.identifier.endpage157en_US
dc.relation.publicationcategoryTezen_US
dc.identifier.yoktezid506223en_US


Bu öğenin dosyaları:

Thumbnail

Bu öğe aşağıdaki koleksiyon(lar)da görünmektedir.

Basit öğe kaydını göster