Hayvan modelinde meydana getirilen akut üretra yaralanması sonrasında kolşisinin fibrotik süreç üzerine etkisi
Özet
Giriş ve Amaç: Üretra darlığı tanımı, anterior üretrayı kapsar ve çevre korpus spongiosumdaki fibrozisten kaynaklanan üretranın anormal bir şekilde daralmasıdır. Hastalığın gelişim sürecine zemin hazırlayan ana etken, yaralanmış olan üretranın iyileşmesi sırasında fibrozis oluşumudur. Üretra lümeninin açık kalması ve bu fibrozisin engellenmesi için uygulanan çeşitli cerrahi ve medikal tedaviler mevcuttur. Bu çalışmada antifibrotik etkinliği bulunan kolşisinin, travmatize edilmiş rat üretrasında iyileşme sırasında fibrozis gelişimi üzerine etkisini araştırmayı planladık. Materyal ve Metod: Çalışmamızda, ağırlıkları 250-300 gram olan 20 adet erkek Wistar-Albino rat kullanıldı. İlk olarak sağlıklı bir rat alınarak ratın üretrası bir branül iğnesi yardımı ile travmatize edilip üretra ve mesane bütün olarak eksize edildi. Çıkan spesmene yapılan diseksiyonda üretrada yaklaşık 2 cm uzunluğunda ventral hatta corpus spongiozumu da içeren derinlikte lezyon oluşturulduğu izlendi. Kalan 19 rat üç gruba ayrıldı. Kontrol grubundaki iki adet rata hiçbir işlem uygulanmadı; sham grubundaki beş adet ratın üretrası saat 12 yönünden travmatize edildi ve ek tedavi verilmedi; çalışma grubundaki 12 adet ratın üretrası travmatize edildikten sonra 1/mg/kg/gün dozunda oral kolşisin başlandı. Tüm ratlar 28. gün sakrifiye edildi. Üretralar eksize edildi ve travmatize edilen alan proksimali A, distali B lokasyonu olarak isimlendirildi. Üretral spesmenler fibrozis oluşumu, mononükleer hücre infiltrasyonu ve vasküler proliferasyon varlığı ve yoğunluğu açısından histopatolojik açıdan incelemeye alındı. Bulgular: A lokasyonu için her üç grup fibrozis, mononükleer hücre infiltrasyonu ve vasküler proliferasyon varlığı açısından karşılaştırıldı. Sonuçlara bakıldığında travmatizasyon işlemi A lokasyonunda iki parametrede (fibrozis p=0,013 ve vasküler proliferasyon p=0,02) istatiksel olarak anlamlı fark yarattı. Ancak B lokasyonunda ve her iki lokasyonun kombine edilmesiyle bu istatiksel anlamlı fark saptanmadı. Daha sonra çalışma ve sham grubu kolşisin etkinliği yönünden A ve B lokalizasyonlarına göre karşılaştırıldı. Lokasyon A için yapılan sham ve kontrol grubu karşılaştırmalarında fibrozis (p=0,037) ve vasküler proliferasyon (p=0,048) için istatiksel anlamlı fark elde edildi. Burada fark oluşturan neden sham grubunun skorlarının düşük olmasıdır. Lokasyon B ve A+B lokasyonlarının kombinasyonu sonuçları birbiri ile karşılaştırıldığında her üç parametre açısından arada anlamlı fark bulunmadı. Sonuç: Bizim çalışmamız, deneysel üretra travmatizasyonu oluşumu ve kolşisinin üretral spongiofibrozis üzerine etkisinin araştırıldığı iki koldan oluşmaktadır. İlk basamakta, branül iğnesi ile yapılan travmatizasyon tüm parametrelerde olmasa bile istatiksel olarak anlamlı etki oluşturmuş ve rat üretrasında deneysel spongiofibrozis oluşturmak için etkili bir yöntem olarak literatürdeki diğer yöntemlerle kıyaslanabilir sonuçlar elde edilmiştir. Çalışmamızda kolşisinin üretra travmatizasyonu sonrası spongiofibrozis gelişimi üzerine önleyici etkisinin olmadığı ortaya çıkmıştır. Daha homojen sayıda çalışma grupları ve iyi ayarlanmış kolşisin dozu aralıklarıyla planlanacak çalışmalar, ilacın üretra darlığı üzerine olan etkisinin anlaşılmasına yeni katkılar sağlayabilecektir. Introduction and Objective: The definition of urethral stricture covers the anterior urethra and is an abnormal narrowing of the urethra caused by fibrosis in the peripheral corpus spongiosum. The main factor that prepares the ground for the disease development process is the formation of fibrosis during recovery. Various surgical and medical treatments are available to keep the urethral lumen open and prevent this fibrosis. In our study, we planned to investigate the effect of colchicine with antifibrotic activity on the development of fibrosis during healing in the traumatized rat urethra. Material and Methods: In our study, 20 male Wistar-Albino rats weighing 250-300 grams were used. First, a healthy rat was taken and the urethra of the rat was traumatized with the help of a branule needle, and the urethra and bladder were excised as a whole. In the dissection made to the specimen, a scar including the corpus spongiosum of about 2 cm in length was observed in ventrale side of the urethra. The remaining 19 rats were divided into three groups. No intervention was taken on the two rats in the control group; The urethra of seven rats in the sham group was traumatized at 12 o'clock and no additional treatment was given; after the urethra of 12 rats in the study group was traumatized, oral colchicine was started at a dose of 1 mg/kg/day and all rats were sacrificed on the 28th day. The urethra was excised and the traumatized area proximal A was named distal B location. Urethral specimens fibrosis formation, mononuclear cell infiltration and vascular proliferation were evaluated histopathologically. Results: For the A location, all three groups were compared in terms of fibrosis, mononuclear cell infiltration and vascular proliferation. Considering the results, the traumatization procedure made a statistically significant difference in two parameters in location A (fibrosis p = 0.013 and vascular proliferation p = 0.02). However, this statistically significant difference was not found at location B and by combining both locations. Then, the study and sham group were compared according to A and B localizations in terms of colchicine efficacy. A statistically significant difference was obtained for sham and study group comparisons for location A for fibrosis (p = 0.037) and vascular proliferation (p = 0.048). The difference here is that the sham group scores are low. There was no significant difference in all three parameters for location B and by combining both locations. Conclusion: Our study consists of two arms investigating experimental urethral traumatization formation and the effect of colchicine on urethral spongiofibrosis. Traumatization performed with branule needle in the first step has produced a statistically significant effect even if it is not in all parameters and comparable results have been obtained with other methods in the literature as an effective method for generating experimental spongiofibrosis in the rat urethra. In our study, it was revealed that colchicine had no preventive effect on the development of spongiofibrosis after urethra traumatization. Studies to be planned with more homogeneous groups and well-adjusted colchicine dose ranges may contribute to understanding the effect of the drug on urethral stenosis.
Bağlantı
https://tez.yok.gov.tr/UlusalTezMerkezi/TezGoster?key=Eb5EkakJlp3olBdo_wNEGRXHTjFfvSbSlvRo7UkmVhVypzsFUV1wYhPkTMLMI-EBhttps://hdl.handle.net/20.500.12513/6027